Bu Fakir, Bu Hakir Kul Nelere Vakıf Oluyor

18.01.2022
453
Bu Fakir, Bu Hakir Kul Nelere Vakıf Oluyor

Bu Fakir, Bu Hakir Kul Nelere Vakıf Oluyor

Ben bunların şükrünü nasıl eda edeceğim?
*Hocam selam es selame. Ben demin aleni bir mucize yaşadım.
İşten çıktım eve yürürken kendi kendime içimden dua ediyordum. Rabbim kalbimden “sabret” diye sesleniyor kaç gündür. Ben dua ettikçe o bana sabret diyor. Deminde aynısı oldu. Duamı ettim. Gökyüzü tertemiz ve berrak, ay dolunay şeklinde, şuan. ‘’Ya rabbi! bir işaret ver bana’’ dedim…
Dolunay şeklindeki ayın üzerinde kocaman kare bir nur oluştu. Ayın rengi sarı idi ama o bölge daha açık sarı ve yoğunlukta oldu. Bir kişi daha bakıyordu aya. O da gördü bunu eminim. Telefonla konuşup gök yüzüne bakıyordu. Ben aya baktığım sürede o nur orda kaldı.
Apartmanın önüne geldim tekrar baktım ordaydı. ‘’Mutmain oldum ya rabbi’’ dedim. Tekrar baktım, gitmişti nur.
Hocam, güzel hocam. Can abim, can babam. Bu fakir, bu hakir kul nelere vakıf oluyor. Ben bunların şükrünü nasıl eda edeceğim? Kalbime her gün esenlik yükleniyor. Derdim, yaşam, hepsi unutturuldu. Sevgi dolduruldu içime. Bunu size akşam yazacaktım. Fakat istemsizce telefonu aldım elime… Yazdırılıyorum resmen.
Allah iki cihanda Sizden ve Zülfikar kardeşlerimden razı olsun. Amin.
-Selam es selame İlhancan. Maşaallah barikallah keşiflerine. Benzeri mucize yahut kerametleri hemen hemen her mümin hayatının bir anında rabbimizin özel keremi olarak yaşar. Erken yaşayanlar çok erken günlünü ahirete yönlendirir, geç yaşayanlar daha ileri yaşlarında dünyadan yüz çevirir. Maşaallah senin keşiflerin insanlara yol gösterecek şekilde özel yaşatılıyor. Gelecek umarım daha güzel gelecek. Dikkat ettin mi keşiflerin kuranı özetler şekilde günümüz Türkçesiyle tefsir veya meal gibi. Allah yar ve yardımcımız olsun. Hep birlikte teslimiyetimizi daha da artırmalıyız. Bakalım bize daha ne ikramlarda bulunacak mevlamız. selam es selame
*Ağzımdan çıkan her kelimeye dikkat ediyorum hocam, her kelimeye. Çok kısa sürede hayat buluyor çünkü. Rabbim sizden razı olsun, hep dualarımdasınız.
-Senin vasıtanla gelecek her keşfi sabırsızlıkla bekleyen zülfikârlar çoğunlukta maşaallah. Allah yar ve yardımcımız olsun. Amin.
*Hocam selam es selame. Rabbimin rahmeti, bereketi ve rızası üzerinize olsun.
Kıymetli hocam birçok şeyin cevabı verildi bu akşam.
Zikirlerime başladım.
Nurdan oluşan vücut hatlarını tam olarak seçemediğim fakat vücut sınırları belli olan, ayrıca iki yanında nurdan kanatları olan bir varlık beni karşıladı. Direk konuşmaya başladı.
-“Hoş geldin Ayşe oğlu İlhan. Ben Enazil. Alemlerin rabbi şanı yüce olan Allah tarafından sizin dualarınızı direk arşı alaya taşımak için vazifeli melekût aleminden meleğim. Biz insanlar gibi değilizdir. Bize bildirilen ve Emir buyrulanın dışına çıkamayız. Sizin bu akşam soracağınız tüm soruların yanıtları bana verildiğinden sadece dinleyiniz”
Ben: -“Elhamdülillah tamam” dedim.
Enazil: -“Ağzınızdan ve Kalbinizden edeceğiniz tüm dualara dikkat ediniz. Çünkü siz dua ehli olan, duası Rabbinin sırrı mucibinde kabul olan kulları arasındasınız.
Melekût alemde derecem düşük idi, bu kutlu vazifeyi bana bahşeden Rabbime şükürler olsun. Size de çokça maşallah. Siz bu akşam kalbinizden dua ederken sağ tarafınızda sizinle geliyordum. Beni baş gözüyle görmeniz Rabbimizin izni olmadan imkansız.
Şu anlar hariç ölüp te kabrinize koyulana, sorgunuz bitene kadar orda olmakla görevliyim. Tuvalet ihtiyacınızı görürken, cima halindeyken, pis ve necaset dolu yerden geçerken yanınızda bulunamam. Bugün kalbinizden dua ederken duanızı aldım, derhal arşı alaya ulaştırdım. Siz ‘Rabbim bir işaret ver’ dediniz. O an yanınıza gelip boynunuzu havaya kaldırdım. Kamer üzerinde nur oluşması emri verildi ve o nuru siz gördünüz.”
Ben: -“Yanımda yürüyen adam da gördü mü? O da aya bakıyordu?”
Enazil: -“Evet baktı. Ancak bakmak ve görmek arasında büyük fark vardır. Bazı kerametleri keramet sahibi kullar anlayabilir. Kalbinize sürekli gelen Sabret telkini bizatihi Rabbimiz tarafından verilmektedir. Allah dostu olan biri yanınızdan geçerken duyabilir ve size sabretmeniz hususunda öğüt verebilir.
Siz ordan geçerken 7 kez Hu zikri çektiniz. Gönlünüze ferahlık verildi. Bu da rabbiniz katındandır. Çok sorunuz var bildirildi. Ancak sorulan kişinin bilgisi ancak ona bildirilen kadardır. Lütfen hiç kimseye beddua etmeyiniz. Taşıması en ağır yük benim için odur. Müslüman müslümana asla beddua etmemeli.
Rabbimiz size kalbinizden ilk seslendiğinde herkesi affetmenizi, kin gütmemenizi ve kul haklarınızı helal etmenizi istedi. Siz de yaptınız. Rahmet kapıları açıldı o andan sonra size.”
Sonra elinde bir ibrik suyu bana uzattı hocam.
Enazil: -“lütfen abdest alın. Huzura çıkacaksınız” dedi.
Abdestimi aldım. Elimden tuttu ve yükselmeye başladık.
O kadar hızlı çıkıyorduk ki…
Bir yerde durdu.
“Burdan sonrasına ben devam edemem. Siz kendiniz devam edeceksiniz” dedi.
Yükseldim. Çok hızlı şekilde yeşil perdenin oraya geldim.
Perde açıktı. Ortada bembeyaz yuvarlak çok güçlü nur duruyordu. Yanına kadar edepli adımlarla ilerledim, yavaş yavaş.
Hocam hani birisi size tebessüm eder bunu hissedersiniz ya aynı o duyguyu yaşadım. Yasamamla beraber o nur beni tamamen içine aldı. Ve Rabbim kalbimden konuştu benimle.
-“kulum İlhan sabret. Bu akşam evinde sana kolaylık gösterdim. Benden olduğunu hemen anladın. Senin için en hayırlısı en güzeli olacak. Sadece sabret. Sende sevdiğim bir kul özelliğin var. Bu sırrı bugün birine verdin. Olsun. Sen onla birsin.
Herkes bana güvenir. Herkes bana dua eder. Herkes benden ister. Ama benden isteyip te verileceğine şek şüphesiz inanan pek az kulum vardır. Ve sen o pek az kullarım arasındasın? Neden sence? ” dedi.
Ben: -“ya rabbelalemin sen her duayı kabul edersin. Her duayı işitirsin. Ben senden istediğimde onu bana vereceğini biliyorum. Hayırsızsa bile benim için, ecrini ahirete bıraktığını biliyorum. Çünkü sen İzzet sahibisin. Ne istediysem verdin bana, elhamdülillah!” Dedim.
Kendimi buğday tarlasında buldum hocam. Başaklar vardı. Ve inanılmaz huzur…başakların ucuna dokunuyordum. Sonsuzluk kadar büyüktü bu buğday tarlası. Ama o huzuru anlatmaya benim ömrüm yetmez. Ordan tekrar nurun içine alındım. Bu sefer daha büyük huzur verildi. Resmen sarıp sarmalıyordu beni huzur…
O kadar hafifim ki, o anlarda üfleseniz uçacak gibiyim… Ağlamaya başladım.
Çok ağladım. Bedenimde ağlıyordu. O nurdan iki parça nur geldi, yaşlarımı sildi.
“Sabret” dedi yine Rabbim.
Ve iki görüntü gösterildi yine geleceğime dair. Birisi gerçekten şuanda benim rabbimin katında utanıp dileyemediğim ama çok istediğim şeydi. Yaşıyordum onu. O kadar huzurlu yaşıyordum ki…diğeri de yine rabbimin bir lütfuydu. “Elhamdülillah” dedim.
“Sabret kulum. Senin için en güzelini, en hayırlısını vereceğim” dedi keşfim sonlandı.
Hocam ben gerçekten çok mutluyum. Rabbimin dediği gibi sabredeceğim. Hamd olsun alemlerin rabbine. Hamd olsun hamd olsun hamd olsun… Ellerinizden öpüyorum. Selam es selame.
-Selam es selame İlhancan.. maşaallah barikallah keşiflerine.. Razı oluncaya kadar hamd ve şükürler olsun alemlerin rabbi Allah’a.. Selam Efendimiz başta olmak üzere bütün mürsellere nebilere velilere şehitlere alimlere ve müminlere olsun. Seni bir kere daha tebrik eder gözlerinden öperim.. Sözü kısa tutmak adına cümleyi Rabbimize emanet ederim. Allah ebeden yar ve yardımcımız olsun. Vesselam
YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.