Biz, Sadece Gördüğümüzü Sandığımız Şeyleri Görürüz

02.07.2020
295
Biz, Sadece Gördüğümüzü Sandığımız Şeyleri Görürüz

Biz, Sadece Gördüğümüzü Sandığımız Şeyleri Görürüz…

Restoranda çocuk sahibi olan tek aile bizdik. Küçük oğlum yüksek bir sandalyede oturuyordu. Herkes sessizce yemeğini yiyordu.

Oğlum aniden sevinçten bağırmaya, ellerini çırpmaya başladı. İçeri giren yaşlı bir adama yapıyordu bu sevinç gösterisini. Adam bir kolunu havaya kaldırarak, merhaba diyerek oğlumu selamladı. Oğlum, küçücük şişman elleriyle yüksek çocuk koltuğunun masasına vuruyordu. Gözlerinde eğlenceli ışıklar vardı ve dişsiz ağzıyla neşeyle kahkahalar atıyordu.

Kirli, eski, çok cepli bir pantolon giyen adamın ayak parmakları sandaletlerinden taşmıştı Gömleği lekelerle doluydu, saçları yıkanmamış ve taranmamıştı. Yüzü ağır kırışıktı burnu kırmızıydı.

Kokusunu alamayacak kadar uzaktaydık, ama kötü koktuğundan emindim. Adam el salladı ve ellerini çırptı. ′′Merhaba bebeğim, merhaba koca oğlan. Seni seviyorum küçük serseri” diyerek bizim ufaklığı daha da coşturdu. Eşim ve ben şaşırmıştık, ne yapacağımızı bilemedik. Oğlum güldü ve adama şöyle cevap verdi: ′′Meyhaba, meyhaba, meyhaba… Restorandaki herkes bize baktı, sonra da adama.

Yemeğimiz geldiğinde adam uzaktan oğlumuzla iletişimini sürdürdü, oğlumuz da ona devamlı içtenlikle karşılık verdi. Artık herkes adama bakıyordu. Biraz da sarhoştu galiba. Kocam ve ben çok utandık. Sessizce yemeğimizi yedik, ama oğlumuz yemedi. Repertuarındaki tüm çocuk şarkılarını söyledi, ve bu adam tarafından da cevaplandı.

Sonunda yemeği bitirdik ve kapıya yürüdük. Eşim para ödemeye kasaya yöneldi, ben de arabaya gidiyordum. Yaşlı adam kapı arasında bekliyordu. ′′Tanrım, bana ya da oğluma birşey yapmasın ve kapıdan çıkıp gidelim” diye dua ettim.

Oğlum çoktan kollarımdan çıkıp kendini adamın kucağına atmıştı. Kendini tamamen güvende hissettiği belliydi, başını adamın omzuna koydu. Adam gözlerini kapattı, kirpiklerinin arasından yaşlar aktığını gördüm. Bu kadar kısa sürede iki insan birbirini bu kadar çok sevebilir miydi, şaşkındım. Adam oğlumu kollarında salladı, gözlerini açtı ve gözlerime baktı. ′′Bu çocuğa iyi bakın” dedi sert ve komuta eden bir sesle. Oğlumu göğsünden ayırdı ve onu bana özenle ve sevgiyle geri verdi, sanki derin acılar içindeymiş gibi.

Teşekkür ederim hanımefendi. Bana aldığım en güzel hediyeyi verdiniz. Ve oğlum kollarımdayken arabaya koştum. Eşim neden ağladığımı, neden oğlumuzu kendime bu kadar yakın tuttuğumu ve neden ′′affet Tanrım, beni affet′′ diye bağırıp durduğuma şaşırdı.

Az önce günahı olmayan ve kimseyi yargılamayan küçük bir çocuğun masumiyetinden dolayı Tanrı’ nın büyük aşkının şahiti olmuştum. O çocuk bir ruh, bir insan gördü. Ben, kirli kıyafetten başka bir şey görmedim…

İnsanlar dünyaya saf, masum, yargılamayan, sevgi dolu, güzel enerjilerle geliyorlar.

Sonra büyüyoruz, ve kirleniyor dünya…

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.