Herşey Safi Nur

19.06.2020
263
Herşey Safi Nur

Herşey Safi Nur

Esselamu aleyküm baba… Bana yeni zikir verdi Rabbim Allah, gökyüzüne bakarak tefekkür ederken, bundan sonra ya bais çek diye buyurdu… Yâ Bais esmasının anlamı: Her şeye gücü yeten ve olmayacakmış gibi görüneni bile olduran. Ölüleri diriltip, kabirlerinden çıkaran, yeniden hayat veren, Mürseller, nebiler göndererek dini tazeleyen demektir… Baba toplu olarak yazıyorum. Her gün her gün yazsam sana zorluk, yorgunluk çıkarırım diye yazmıyorum.

*Ayin çevresi kendisi hariç, her yer karanlık. Ay o kapkara âlemlerin içinde bir nur, bembeyaz. ‘’Ya Rabbi bu Ay’ın etrafındaki simsiyah zulmet nedir, dedim… Bunlar kullarımın islediği günahlardır” buyurdu… Hemen yalvardım; ‘’Ya Rabbi tüm insanlığın günahlarını bir araya toplasan senin affına galebe çalamaz, âdemden bu güne işlenen tüm günahlar toplansa, senin merhametin karşısında galip gelemez, sen Raufsun, Gafursun, Settarsın, affet kardeşlerimi’ ’dedim. Anında o siyah zulmet dağıldı, ortalık bembeyaz nur oldu. Ayrıca Ay’ın içinde sürekli at görüyorum. Bulutlar anında sekil alıp at sekline bürünüyor. Bebek şeklin dede görüyorum anında oluyor bu olaylar. Ayrıca yavru köpek seklinde de oluyor…

*Ayrıca gökyüzünde, yeryüzünde, her yerde parlayan küçük nokta misali kuyruklu sipin yapan kurtçuklar diyebileceğim, beyaz siyak sarı yeşil nurlar görüyorum… Âlemler içimde, kalbimde, ruhumda. Baba izlemişsindir büyük olasılıkla 3D sanal gerçeklik… ASLINDA herşey içimizde, beyin ruh kalb görüntüleri yeri göğü gerçek gibi gösteriyor. Aslında her şey sensin, senden gayri bir şey yok. Senden gayri hiçbir şey yok.

-Selam es selame aziz kardeşim benim, İmam Muhammed. Devam et lütfen. Müjdelerin moralimizi yükseltiyor. Gördüklerini duygu ve düşüncelerinle bütünleyerek yaz ki kardeşlerimizin ufku gelişsin hevesleri azim ve kararlılıkları artsın. Yerlerin ve göklerin Allah’ın nurundan ibaret olduğunu, aslında abes bir şey yaratmadığını, zıtlıkların çatışmasından ibaret bir dünyada yaşadığımız algılasınlar.

TECELLİ

Sardı altı yönden, çepeçevre
Parlak, kar beyazı, ilahi
Mini mini nur taneleri

Götürdü cümle varı na mekâna
La zamana
Hüznün deli dolusuna
İdrakin müntehasına

Aklın acze düştüğü o yerde
Her şey safi nur
Seven nur, sevilen nur
Sevginin aslı nurun ala nur

Yaşayan mıyım, yaşatan mı?
Orda burda, narda-nurda
Belli değil
Tam orta yerde mi muttasıl
Anlaşılmaz ebediyen, anlatılmaz
Kim suret kim asıl

Hay hakk…
Yaşamın sabitesi
Sonsuzluk kadar çözümsüz
Akıla
Her şey görece
Her şey izafi
Belli değil kim ölü kim diri

Diri bilinen Hakk’tan bi haberler mi?
Öldü bilinenler mi
Vasıtasız yüz yıllar ötesinden
Çağları kucaklayanlar mı
Peygamberler, alimler, şehitler mi
Kurulmuş mahkeme-i Kübra
Ezelde verilmiş hüküm
İnfaz yapılıp durmada an be an
Diriler şahitler mi

Hor görme hiçbir canı
Hiçbir zaman
Aman
Sakın, sakın
Farklı farklı her birinin yazgısı
Cebri hal denizinde yüzmedeler
Cümlesi halinden bi haber

Ayaklar köstekli, eller kelepçeli
Acz içinde, makam-ı cüzde her biri
Aç gönül gözünü gör bak
Vahye sütkardeş her tecelli

Diz bağları çözülmüş
Çökertilmiş dimağları
Niçin varsa onunla uğraşta eşya
Hara düşmüş can binaları

Akıllar sarhoş, gönüller sarhoş
Orda-burda, narda-nurda
Emanet kendilerine canları
Alınlar her halde secdede
Biteviye zikirde dilleri
Yürekler havf içinde benizler uçuk
Can, bedenlere dizili boncuk boncuk

Bütün zamanlar kahhar Yaratanın yedinde
Cümle mekânlar teslimiyet halinde

Görüleni görüldüğü gibi anlatamam
Anlatsam okutamam
Kaygılanırım
İstimdat Ya Resulullah
Orda-burda, narda-nurda
Şefaatin olmasa yargılanırım

Öyle bire bin vermek adetullah
Ben verebildiysem bire bir bari
Dünyadan, ahiretten, sevgiden yana
Özrümü kabul etmezse ay yüzlü sevgili
Ebediyen vah bana, vahlar bana
Ilgın- 1995

*Babacığım, hayat sahibi Allah’ı anlatmaya çalışırken senin verdiğin örneklerin hepsi gerçek… Bir çınar ağacı trilyonlarca dal, yaprak ama aslında tek ağaç. Allah insanda saklı, gizli. Hepimiz Allah’tan geldik, Allah’ız, Allah’tanız, Allah’layız; Allah’a döneceğiz. Allah’tan gayri hiç bir varlık, nesne yok… Ölen de o yaşayan da o. Kızan da sevinen de üzülen de kavga eden de döven de bağıran da seven de mutlu olan da kederli olan da melek de şeytan da cennet de cehennem de. Yolculuk Allah’tan Allah’a… Her şey Allah’ın kendi iç dünyasında yaşanan olaylar, gelişmeler. Allah derya… Kullar katre… Ben bilinmeyen bir hazine idim, bilinmeyi istedim, mahlûkatı yarattım. Aslında anlatılmak istenen bu. Sadece allah kendini gösterdi, zahire, açığa çıkardı ve gördüğün görmediğin âlemler ortaya çıktı. Görünen de o görünmeyende o.

*NASIL rüyada olmaz dediğimiz olayları, fiilleri gerçekleştiririz… Uyandığımızda bu imkânsız deriz… Aslında herşeye güç yetirir, bir elimizle dağları yerinden kaldırırız. Rüyada yaptığımız herşeyi uyandığımızda gerçekleştirebiliriz rahatlıkla. Rüyada yapan uyanıkken yapar.

Hayyün ve muhyün ve baisun esmalarını birlikte okumakta büyük, çok büyük ihtiyaç var. Ölü kalpler dirilsin, hasta bedenler yenilensin, hayat nuru ile tazelensin. Selim akıl yeniden bütün ruhlara yetişip dünyayı bir kere daha şereflendirsin. Sağ el sağ ayak üzerine konmuş halde oku.

MECBURUM

Her doğan can gibi yıldızım,
Ayım.
Önceliğim baba suyu,
Anne karnı uzayım.
Doğ yıldızım demiş kaderim doğ…
Doğmaya mecburum, mecburum
Doğarım.

Sevgi şafakları oluşturmak görevim.
Işıdığım ilk günden beri,
Karanlık bucağa, dibe aşığım.
Şifalı ellerinle, fesada uğramış yürekleri
Oğ denildiğinden, oğ…
Oğmaya mecburum, mecburum…
Oğarım.

Karanlık ol çök üstüne nasipsizlerin
Derken birilerine kaderi;
Işıt der bana
Isıt sevgiye soğuk yürekleri
Umuda yelken açtır, daima
İlahi mekân gönüller benim yerim
Gücünün yettiğince kinleri nefretleri
Boğ dediğinden, rehberim, boğ…
Boğmaya mecburum, mecburum…
Boğarım.

Farklı duygularım, başkaları gibi
Farklı mesajlarım
Konuşulmamışı konuşan eğitmenim.
Yazılmamışın yazarıyım.
Çağıma düşeni ilk benim görür gözlerim.
Geleceğin göğüslerine uzanır ellerim

Ayaklarımla yeryüzü meleklerine
Ellerimle gökyüzüne hükmederim.
Yüceden
Yücelerdendir emirlerim.
Ve tek Ekber’edir secdelerim.
Sürekli emirler alırım,
Emret derim, emret.
Sağ, göklerin memesini adıma sağ
Sağmaya mecburum, mecburum
Sağarım

Ve zaman olur, devran döner
Yaşım kemale erer,
Ecelin müntehasına varırda ömür,
Sır veririm halefime, el veririm
Bir ses duyarım muhakkak
Ağ yücelere, ağ…
Ağmaya mecburum, mecburum
Ağarım.

Hacı Ali Bayram / Konya

*Tamam babacığım… Sürekli bir koşturmaca, ahenkli bir çalışma var. Allah buyurdu ya hani’’ boş kaldığında hemen yeni bir işe koyul’’ insanlar, cinler, hep çalışıyor. Şeytanlar hariç hepsi de sürekli çalışıyor. Allah boşuna İncire yemin etmemiş. İncirde yüzlerce çekirdek var ama aslında tek bir tane incir. Ayni aslında bizde o incir misaliyiz. Babacığım kalıplaşmış ilimleri bıraksınlar, sana inandıkları anda herşey bitmiştir. Siz defalarca dediniz, ey inanalar yeterince iman etmediniz, yeniden iman edin, imanlarınızı yenileyin’’ diye… Bir denesinler ne kaybederler ki… Bildiklerini unutsunlar. Sizden önce ben de dâhil ‘’kaç kişiyi hoca olarak dinledik ne kazandık, ne kaybettik’’ desinler. O zaman iste sizin değeriniz ortaya çıkar.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.