Gece Zikirde Gelecekteydim

*Selam es selame hocam Kuşlukta değişik nurlar vardı bu kez. Önce duvarda sağa sola kayan karartı nurlar gördüm, sonra kapı şeklinde ve büyüklüğünde siyah nur oluştu ve sürekli evriliyordu nurlar hocam. Daha da genişleyerek bir süre devam etti nurlar. Tam şu anda kızım geldi ve dediğine göre aynaya bakarken sağ gözünüm altında ve burnunun sağ tarafında siyah nurlar görmüş.

Birde namaz kılarken secdeden kıyama kalktığımda yine secdeden nur kalktı, beyaz renkli ve yuvarlaktı, önümdeki duvarın üst sol tarafına kadar çıktı bekledi, ben rükûya eğilip kalktıktan sonra baktım, yine aynı yerde duruyordu. Ve hocam öğlenin zikrinde bir erkek sesi net olarak, “sana o nurun ortasındaki rengi bırakıcam bak inan buna” gibi bir cümle kurdu. Nur toplarının ortasındaki renkten bahsediyordu. Çok net duymuştum cümleyi, ancak sonrasında uyuduğum için unutmuşum. Başka konularda var yazmak istediğim hocam şimdilik bu kadar olsun. Selam ve dua ile. Selam es selame

-Nur alemi sonsuzluk alemidir. Bu ilimden nasiplenmek de kişiden kişiye değişir. <Ya nuru entellezi tehdil kalbe bi hidayetihi ve bi nurihi.> Okurum. Hangi yöne dönsek, baksak Allah’ın yüzü ile karşılaşırız. Gördüğümüz o dur. Bir sıfattan diğer sıfatına tecellisidir, şükür..

*Evet hocam okuyorum o duayı. Selam veriyorum. Duayı okuyunca iletişim kuvvetleniyor, o aleme ait sesleri de duyuyorum.

-Mucizeler alemindesin maşaallah. *Rabbena lekel hamd

*Selam es selame hocam Ruhumdaki devrim gibi değişimler oluyor, çok farklı bir mevsim yaşıyor gibiyim şuan. Tam ifade edebilmek için her anını yazmam gerekir ancak çok uzun zaman alır. Şuan bir kitap oluşturacak kadar uzun yazabilirim yaşadıklarımı. Kısaca yeni öğrendiğim şey acıların sandığımızdan öte ulvi nedenleri olduğu. Farkındalık geliştikçe ızdırabım artıyor, o zaman acıyı acı olarak görmemeye başladım. Bugün başka işlerle meşgulken aklımdan sürekli bunlar geçtiği sırada sağ taraftan “acılar cennetten” denildi. Allah’ın izniyle bu bilinçteyken dünya üzerinde hiç birşey üzemez insanı.

Aklımda ruhumda kendimi bildim bileli ne ibadetle ne başka şeylerle çözülemeyen taşlar yerine oturuyor, tam mutmain bir hal elhamdülillah. Amiyane tabirle fabrika ayarlarına dönüyorum. İçe dönüş başlıyor. Bugün öyle bir hale geldim ki, ‘’ben aslında ben görünenden öteyim’’ diye bağırasım geldi. Bu sırada kalbimde değişimin fırtınaları esiyordu. Bu şekilde geliştikçe astral yolculuklarım gelişerek, hızlanarak devam edeceği hissediliyordu. Ancak sağ devrini iki vakte düşürünce geriliyorum hocam. Sorunsuz ilerleyebilmek için en az üç vakit sağ devri gerekiyor. Bunu farkettim ancak tabi ki size danışmak istiyorum.

Bu acılarla boğuşurken bugün kendimi insan ilişkilerinde pasif görüp ezildiğim için sorguladığım olmuştu. Gece zikirde ise gelecekteydim, ruhum ahirete intikal etmiş, geçmişteki kendime bakıyordum. Kendimi eleştirdiğim konuların çokta önemli olmadığını, asl olanın kendi aleyhine kötülük yapmamak olduğu bildirildi, idrak ettirildi. Bu sırada keşifte bir hastane bahçesindeydik ve karşımda benim modumda bir başkası daha vardı. Ben ona hislerimizi bağdaştırmışım. Pardon dedim, o ellerini önden bağlayarak “sultanım tabi ki bağdaşlaştıracaksınız’’ dedi. Buna hakkınız var demek istedi. Durumlar böyle canım hocam. Selam es selame

– Selam es selame AzizeM , Maşaallah barikallah… Harika gelişmeler yaşıyorsun, devamını da yaşat yazarsın inşaallah. Günlük üç dört vakit sağ devri de yapılabilir ancak nefis iyiden iyiye geri plana düşer. Başarılarının devamını dilerim. Kendi tecrübelerine de güvenmelisin. selam es selame…