Celali hizmet küffara yarar Babacığım; Yatsı namazının 2. rekâtını kılarken, Resulullah efendimiz karşımda eliyle pirim, senin elini tutmuş, yüzünüze bakarak...
Ölüm Anını ve Sonrasını Gördüm
Ölüm Anını ve Sonrasını Gördüm
Ruh eşim de yanımdaydı
*Hocam selam es selame.
Siz bana her keşfini yaz demiştiniz o sebeple bunu da yazıyorum.
Zikirlerim esnasında yemyeşil, bel boyuna kadar yeşil otlar olan bölgede buldum kendimi. Sağım, solum, önüm, arkam her yer dümdüz, ara ara tepeler vardı. Bir tane bile ağaç yoktu.
Biraz devam ettim, ilerledim. Otların üstlerine ellerimle dokunuyordum, filmlerde olduğu gibi… O esnada “İlhan yardım et, ne olur yardım et” diye bir ses duydum.
İlk başlarda sesin nerden geldiğini çözemedim. Sağa sola koşuşturdum. Ses durmadan bağırıyordu. İlerde hafif bir tümseklik (kabir yüksekliği kadar) vardı. Bu kabrin üstünde 3 tane melek vardı. Renkleri siyahtı.
Mezarın üstüne balyozlarla vuruyorlardı. Ve her vurduklarında kabrin içindeki ses bana sesleniyordu. Bu arada bu ses bir bayan sesiydi, onu da ekliyeyim hocam. Mezara doğru ilerledim. O meleklerden biri birden önüme dikildi.
-“Buradan daha öteye gidemezsin” dedi.
Mecburen kaldım orda. Onlar vurdukça mezardaki bayan bana sesleniyordu. Bu arada o acı çekerken, benim de acı hissettiğimi fark ettim. Yüreğim daralıyor, içim patlayacak gibi oluyordu. Artık daha fazla dayanamayarak rabbime ellerimi açtım:
-“ya rabbi burada yatan kişi kimdir bilmiyorum, azabını hafifletmeni dilerim. Onu bağışla, affet” dedim..
O Davudi (Kalın, tok ses) ses bana seslendi;
Rabbim;
-“O ölü değil ilhan kulum, o affedildi’’ dedi. Mezara koştum o melekler gittiler. Ellerimle kazdım, sapma denilen tahtaları zorlanarak ta olsa açtım. Üstü başı toprak halde, elleri ayakları bağlanmış o bayanı kabirden çıkardım. O bayan benim ruh eşim olan, özümüzün bir olduğu kişiydi.
Sevinçle sarıldı bana.
Biliyordum aslında ne olduğunu.
Geçenlerde bana verilen öğütün aynısını söyledim ona.
-“Gönlündeki, nefsindeki, kalbindeki putları yok et, kaldır. Sadece rabbine yönel. Derdini Allah yap, dermanın Allah olsun. Allah’tan yalnız Allah’a kaç. Benim yaptığım gibi yap. benim ettiğim gibi dua et, benim yalvardığım gibi yalvar, benim istediğim gibi iste, benim gibi tevekkül et ve sayısızca tövbe et dedim ve alnından öptüm.” Gel benimle dedim. Onu aldım bir odada bulduk kendimizi. Yatakta hasta yaşlı bir bayan vardı. Mümine, Saliha bir bayandı. Belliydi. Keza; Azrail A.s. Yatağın ucunda oturuyor, kıyafeti çok güzeldi. Bayan tavana bakıyor, gözlerini bile kırpmıyordu. Sekeratülmevt anı yaşanıyordu.
-“ey özüm bayanın baktığı yere bak” dedim.
İkimizde baktık. Perdeler kaldırılmış, bayana gideceği yer gösteriliyordu. Seviniyordu aslında yataktaki bayan. O an Azrail A.s. bayana seslendi.
-“Ey ruh çık vücuttan” diye. Ve o bayanın ruhu ağzından çıkarak kabz edildi.
Özüme dönerek gel benimle dedim. Bu sefer başka bir odada bulduk kendimizi.
Orda da bir erkek yatıyordu, yatakta. Azrail A.s ayaktaydı. Fakat bir önceki gibi güzel giyimli değildi. O kişi de tavana bakıyordu. Onun da Sekeratülmevt anını gördük. Kötü bir insandı belliydi. Azrail A.s. ona da seslendi:
-“ey ruh çık vücuttan” diye.
Çıkamadı. Kabz edilmesi o kadar zordu ki…dayanamadık.
Özüme dönerek gel benimle dedim.
Bir yere doğru gittik.
Kocaman bir perde çekilmişti.
Yerlerden göklere kadar.
Yumurta akı kıvamı gibi şeffaf dokusu vardı, fakat buzlu cam gibi içerisi görünmüyordu. O perdeye bir sürü nurlar giriyor, ancak o perdeden çok çok çok az nurlar dışarıya çıkabiliyordu. Perdeye dokundum. O an yanımda muhafız belirdi.
-“burası berzah alemine giriş, bu perdede berzah aleminin sınırıdır. Bulunduğunuz noktada iki boyutun sınırıdır. Buradan içeri ancak kabz edilmiş ruhlar girebilir. Buradan ancak Allah’ın izin verdikleri dışarı çıkabilir. Siz yaşıyorsunuz ve asla buradan içeri giremezsiniz” dedi.
Hiç üstelemedim.
Seyrettik sadece özümle.
Yeşil nurlar yerlerinde durmuyordu. Kıpır kıpırdılar. Oradan oraya uçuşuyorlardı. Muhafıza onların ne olduğunu sordum.
-“onlar şehit ruhlarıdır” dedi. Sonrada gözlerim açıldı hocam.
Allah hakkımızda hayırlısını nasip etsin hocam. ölümü, ölümden sonrasını, o anları gördüm.
Eskiden korkuyordum ölmekten. Şimdi sadece korkum, Rabbimin sevdiği ve razı olduğu kullardan olamamak. Yoksa ölüm sadece diğer hayata bir başlangıç. Ve oradaki hayat, oradaki lezzetler, oradaki duygular her şey bu dünyadakinden kıyaslanamayacak kadar kat kat kat kat fazla. Bu keşfimde ruh eşimin yanımda bulunması da ayrı bir dersti sanırım. Bazı şeyler benim aracılığımla ona da gösterildi..
Sizin yorumunuz başımın tacıdır.
Saygı hürmet ve edep ile ellerinizden öperim. Talebeniz ilhan. Selam es selame.
– Selam es selame İlhancan, Azizim; Maşaallah barikallah keşiflerine. Gösteren, yaşatan rabbimize hamd ve senalar olsun. Elhamdülillahi rabbil alemin, errahmanirrahiym. Hiç bir ek yoruma ihtiyaç duymayan Kur’an-i (apaçık) gerçekler. Rabbimin izniyle nasiplilerine ulaştırmaktan öte yapacak ek hizmet yok sanırım. Allah zamanın şerlerine karşı insanımızı korusun . Amin. Selam es selame
YAZAR BİLGİSİ
BENZER KONULAR
Keşiflerim 11 Selam es selame hocam Az önce gördüğümü yazayım. Hocam evimi şeytani etkilerden temizlemişim, aynı zamanda sizin evinizdi yine...
Canım acıyor teselli ver dardayım çok Hocam; Münir Derman hz nin bir yazısını okumuştum. Orada, ‘’Eğer içten Efendimizi çağırırsanız bizzat...
Kitabımı aldım elhamdülillah Selam es selame hocam; ‘’Ya latiyfun ya Latif bi lutfikel hafiyyu bil kudretilletiy isteveytü biha alel arş!!...
Kızın Yüzü Uzaylılara Benziyordu *Selam es selame can hocam, Rabbimizin izzeti bereketi helalinden tüm güzelliği üzerinize olsun inşaAllah İkindi namazım...
Celcelütiye içime konuldu Hocam benim sıkıntım ferah bir şekilde zikir çekemiyorum inanılmaz bir şekilde enerjim yükselişe geçiyor. Beni takip eden...
YORUMLAR