Merhamet Alemlere Yaradılmışlara

Selam es selame prim. Tüm kainatta aşklar var olsun, gönüller feth olsun. Bugün sabah on gibi yatmıştım. sağ devir yapmamıştım. Gözlerimi kapattım, siyah bir varlık, gözleri kırmızı görünür oldu. Rahman ve rahim olan rabbimin ADIYLA dedim iki üç defa, sonra uykudayım sanırım, bir bataklıktı. Yanımda 2 kişi karsıya geçti, sonra bana gel dediler.

Bir tanesi nasıl geçmen gerektiğini sana söyleyeyim, dedi. yanındaki arkadaşı hayır, kendi bulacak, dedi. Sonra bataklık suyuna bir adım attım (su O kadar kirliydi ki, su olduğu belli değildi ) Suyun içinden yılanımsı balıklar ayağımı kapmaya çalıştılar. Geri adim attım, çekildim.

Ben çekildikçe su ayağımı içine almaya çalışır. O varlıklar ayağıma dolanmaya, sarılmaya çalışıyorlardı. Eğildim ya Rahman ya Rahim, dedim. Su O kadar berrak oldu ki içinde renkli, renkli balıklar belirdi. Sonra bu balıklar pirana oldular. Yine ya Rahman ya Rahim sen merhamet et… Balıklar yine kendi güzelliğine dönüştü. Su berrak şekilde çoğaldı, derinleşti.

Bu bataklıktan kurtuldum. Öyle bir denize çıktım ki uçsuz bucaksız bir deniz, üzerinde yürüyordum. Ayaklarım yere basıyor, kumu hissediyorum. Biraz yürüdüm denizin üstünde. Sonra kendimi sırt üstü denize bıraktım, kafam zemine oturdu. Kulağıma su kaçtı, biraz kaldırdım kafamı. Su kaçmadı, rahatladım. Gözlerim gökyüzüne dikildi. Bulutlar tane tane toz halinde idi. Tertemiz aydınlık idi.

Gökyüzünde Türkçe olarak yazılar gösterildi. Sıra sıra sürekli değişiyordu. Bu bilgilerin içinde kurandan bir ayet bana Türkçe okutturuldu. O an okudum, çok bilgi verildi. Türkçe olarak tüm bunları öyle yasadım ki prim benim bedenim her şeyi bizzat hissetti, yasadı. Ben bedenen de oradaydım. O kadar eminim desem hata mı yaparım prim…

Sonra sonra bembeyaz bir eteğin uçları göründü. Kafamı kaldırdıkça eteğin büyüklüğü, beyazlığı karşısında huzura erdim. Prim siz misiniz dedim, kalbimden. Kafamı kaldırdıkça kimdir diye bakmak istedim. Etek hem uzadı hem de öyle genişliyor, yer kaplıyordu, öyle büyük bir etekti o beyazlığı beni mest etmişti. Yok olmuş huzura ermiştim. Uyanınca ben oradaydım dedim. bunu tüm bedenim hissetti.

O beyaz etek, O beyaz etek öyle geniş öyle beyazlık öyle geniş uzun etek görmemiştim. Sanki kâinatı kaplıyordu prim. Pirim prim can prim canan prim… Zülfikarlar merhametle ağlayın, ağlayın. Hacı ali bayram sultanimizin eteğinde… kâinatın son imamı. Sana duacıyız, mürşidimiz, destur ver eteğinizde aslanlarınız olalım destur ver ceylanlarınız olalım. Ağla gönlüm ağla rabbine ağla, sultanına ağla, Hamd bir ve tek olan rabbinedir. Ya Rahman, ya Rahim, MERHAMET, MERHAMET, MERHAMET.

-Selam es selame ..Maşaallah barikallah keşiflerine Rifatcan. Mübarek olsun. Eğer gücünüz yeterse kaldırın perdeleri aradan, kalsın sadece yaratan. Cebrail, Mikail, İsrafil, Azrail nasıl bir bedende tevhit ise bütün kainat o Allah ile bir ve tek beden gibidir. Şeyhte odur, müritte. Dünya da odur, ahirette. Ejderha da odur huri melek de. O her varda bilakis var olandır. Selam alemlerin rabbi üzerine olsun. Her rolde oynayan odur. Her satırı yazan sahneleyen rolleri alan ve seyreden, alkışlayan odur. Kuranı kerimin mealini dikkatle Allah’ı, insanı ve evreni tanımak için okuyalım lütfen. Ve kuranın aslını da alemleri reset edebilmek için okumaya devam edelim. Selam es selame.