Kalbi Allah Zikri Çekmeye Başladım

30.04.2021
329
Kalbi Allah Zikri Çekmeye Başladım

Kalbi Allah zikri Çekmeye Başladım

Es selam hocam. Mail adresiniz var mı; -Aleykümselam Vuslat can. Lütfen buradan yaz. ( Okuduğumuza değdi diyebileceğiniz bir yazıdır, aşağıdaki hayat hikayesi ki içinde her güzellikten her çirkinlikten, günahtan sevaptan, sevgiden cennetten, insanlıktan yana herşey var. Hayatım roman diye başlık atılsa, ey AŞK herşeye kadirsin, varlığın özüsün, külli sıfatullah ’ın zatısın diye şükredilse şerh edilse yeridir. )

*Es selam hocam; Es selam hocam. Size daha önce de yazmıştım, eşimi rüyamda göremiyorum diye. Ben 47 yaşımda daha önce 2 evlilik yapmış bir kadınım. 27 yaşında bir oğlum ve 13 yaşında (doğurmadığım ama 1 yaşında alıp büyüttüğüm) bir başka oğlum daha var. İkinci eşimden de ayrıldıktan sonra birini sevdim.

Sevdiğim adamın imam nikahlı bir eşi vardı ve sevdiğim adam çok günahkar biriydi. Her gördüğü kadınla zina ediyor, içki içiyor her günaha giriyordu. Onun kalbinde iman gördüm, içinde kimseye göstermediği sevilmemiş çocuğu gördüm. Onunla ilişkim 1 yıl sürdü ama 1 yılda sadece 16 kez birlikte olduk.

Çünkü bu yasak aşktı ve gizli görüşüyorduk. Ama iş yerinde her gün birlikteydik. Eşi de aynı işyerindeydi. Ben bu 1 yılda zaman zaman namaza başladım ama 1-2 ay kılıp bıraktım. Hem zina hem namazı bir arada götürmekte zorlandım. Bu bir yılda sürekli dua ettim, Allah’tan ona hidayet vermesini, tüm haramları terk etmesini istedim.

Onu o kadar sevdim ki, dualarımda hep dedim ” tüm haramlara tövbe edip Allah yoluna girsin, beni de terk etmesine razıyım yeter ki Allah’a dönsün” Namazlarımda fatihayı okurken ” ihdinas siratal mustakiym” derken hep aynı sahneyi hayal ettim. Onunla birbirimize helal olarak beraber namaz kıldığımızı hayal ettim .

Kadir gecesinde Rabbime dedim ‘’onu senden istiyorum, verirsen nimetin vermezsen hikmetindir Rabb’im, eğer hayırlıysa o benim helalim olsun, onu sabah namazlarına kaldırayım, beraber oruç tutup beraber iftar yapalım, senin yolunu beraber arayalım’’. İlişkimiz 1 yıl olmasına 1 ay kalmıştı ki bir mucize oldu, sevdiğim adam namaza başladı. Menzilden tövbe aldı, eşi de tövbe aldı.

Bu halden sonra bana hiç elini sürmedi, günaha girmemek için bana bakmıyordu bile. 1 ay kadar böyle devam etti. Kendisine ayrılmak istediğimi, bu şekilde çok acı çektiğimi söyledim. Ayrılıp memleketime döneceğimi söyledim. Hiç bir şey demedi, birkaç dakika sonra beni iş yerimizin bahçesinde bir masaya çağırdı, yeğeni annesi ve ablası da masadaydı. Eşi de oradaydı ama masaya gelmedi. Masaya gittim, bir de baktım ki nikah için hoca geldi.

Ben o gün ayrılma planları yaparken o, o gün nikah hazırlığı yapıyormuş. Nikahımız kıyıldı, çok şaşkındım ve mutluluktan ağladım. Allah’ın onunla ilgili her duamı kabul etmesi de beni ayrıca duygulandırdı. Nikahtan sonra bana dedi ki ‘’seni seviyordum, ayrılmak istemiyordum, zina da yapamazdım artık.. eşime seni sevdiğimi ve nikahlayacağımı, isterse evliliği devam ettirebileceğini, kabul etmezse gidebileceğini söyledim.. kalmayı tercih etti” dedi.

Ben dünyanın en mutlu insanıydım artık. Nikahtan sonra beni menzil vekiline tövbeye götürdü. Ben de tövbe aldım ve Kalbi Allah zikri ni çekmeye başladım. Yalnız yaşıyordum ben. Büyük oğlum İzmir’de babasıyla küçük oğlum da İzmir’de kendi babasıyla yaşıyordu             ( küçük oğlum abimin oğlu fakat 1 yaşında annesi terk ettiği için ben büyütmüştüm ve son 1 yıldır abime göndermiştim) Sevdiğim adam artık helalimdi.

Annemi ve teyzelerimi arayıp evlendiğimi söyledim. O günahkar adam, o kaba saba adam gitmiş yerine sevgi dolu, Allah’tan korkan, kimseye haksızlık etmeyen, namazlarını kılan, zikirlerini yapan, melek gibi bir adam gelmişti. Haftada 2 gün benimle kalıyordu, onu sabahları namaza kaldırıyordum, onunla namaz kılıyordum. Onun hayatta ilk önceliği İslam olmuştu artık.

İş yerinde tüm çalışanları tövbeye göndermişti ve hepsini namaza başlatmıştı. Çarşamba sabahıydı, namazdan sonra uyumuştum, bir rüya görüp uyandım. Rüyamda tanımadığım binanın bir odasındaydım, odanın dışında eşimin diğer eşi vardı. Ben odada tanımadığım bir grup adamlaydım. Adamlar resmi görevli gibiydiler, jandarma gibi, polis gibi. Öyle giyinmemişlerdi ama rüyamda bana verilen his öyleydi.

Adamlardan biri telefonla konuştu, telefonu kapatıp odadakilere “Adıyaman yanıyor” dedi. Ben dizlerimi döverek Adıyaman yanıyor diye feryat ederek odanın dışında bulunan eşimin diğer eşine gittim. Dizlerimi döverek ” Adıyaman yanıyor pıxxx, Adıyaman yanıyor” diye feryada devam ettim. Pıxxx hiç tepki vermiyordu, yüzüme de bakmıyordu. Öyle oturuyordu. Beni duymuyor görmüyor gibiydi. Uyandım, ..

Kendi kendime dedim L’ ye bir şey olacak. Bu rüyayı inkar etmek ister gibi üstüne düşmedim. Eşime bir rüya gördüm diye yazdım, anlatmama izin vermedi, sonra konuşuruz dedi. Ertesi gün eşim eve geldi, öleceğini biliyor gibi bana bir şey olursa hakkını helal eder misin dedi. Ben her zaman yanında olamam, namusun şerefin haysiyetin sana emanet, dedi. Ve bunu iki kez tekrarladı.

Ben 47 yaşımda olmama rağmen 30 yaşımda gösteriyorum ve eşim benden 7 yaş küçüktü. çok alımlı, çok bakımlı, çok güzel bir kadınım. Eşim bana, artık tövbeliyiz, para vereyim de üstüne doğru düzgün bir şeyler al, o kıyafetlerini giyme artık, sana bakıp iç geçiren her erkekle zina etmiş gibi günaha giriyorsun dedi.. Bazı planlar yaptık. Eşim şehir dışına çıkacaktı, gelince pınarı annesinin evine bırakayım 1 hafta yanında kalayım, sana haksızlık olmasın, çok görüşemiyoruz, dedi.

Şehir dışından gelince büyük bir aile yemeğiyle ailesinin diğer fertleriyle beni tanıştırmak istediğini söyledi, İzmir’e de gidelim senin ailenle tanışayım dedi. Sonra bu gece kalmayacağım, şehir dışına çıkmam lazım dedi. Beni yıkar mısın dedi, yıkadım. Gitti. Ertesi gün cumaydı, şehir dışından beni aradı, cuma namazından çıktım dedi, zikirlerini çektin mi dedi, konuştuk ve kapattık.

O gece sabaha karşı saat 4 gibi beni eşimin ablası aradı, ağlamaktan konuşamıyordu. L.. kaza yapmış durumu kritikmiş, dedi. Hemen kalkıp eşimin ailesinin evine gittim. Onun öleceğine ihtimal vermiyordum, yaralı olduğunu düşünüyordum. Meğer eşim gece üçte vefat etmiş,. Sabah olunca gerçeği öğrendim. Allah bana bir metanet verdi, sadece sessizce ağladım, ara sıra bağıra bağıra ağlama krizi geliyordu ama bir kaç dakikada geçiyordu.

Ben 45 günlük evliydim, eşim vefat etti. O yaşarken ona hep hasrettim, doymadım ben eşime, şimdi ise tamamen hasret kalmıştım. Bütün kıyafetlerimi dağıttım, makyaj malzemelerimi, parfümlerimi, kozmetik bakım ürünlerini topuklu ayakkabılarımı, takılarımı dağıttım. Eşim vefat edeli bugün 173 gün oldu, sadece bol ve uzun kıyafetler eşofman gibi şeyler giyiyorum. Hiç makyaj yapmıyorum.

Ondan başkası beni görmesin, kimsenin dikkatini çekmeyeyim istiyorum. Eşimin vefatından sonra 2 ay kadar kalbi olarak Allah zikrini çektim ama devam edemedim, bıraktım. Eşime her gün 1 yasin 7 Fatiha 11 İhlas okuyup hediye ediyorum. Bunun yanında bir çok zikir de çekiyorum ve her gün benden hasıl olan tüm sevapları eşimin ruhuna hediye ediyorum. Eşimin için hayır yapıyorum. 173 gündür her gece onu bir kez rüyamda görmek için Allah’a yalvardım, etmediğim dua yapmadığım terkip kalmadı.

Vefat edeli 1 ay olmuştu, o gece çok ağladım, dedim ki eşime sen mi gelmiyorsun Allah mı izin vermiyor… O gece rüyamda eşimi ahiret kapısında gördüm, gelmek istiyor ama gelemiyordu. Elini uzatmıştı, bana bi kıtır ver bana bi kıtır ver dedi ve uyandım. Anladım ki eşim rüyama gelmek istiyor, Allah izin vermiyor..

Bu arada ablaları, yeğenleri onu hep gördüler rüyalarında. Birine ” ben ölmedim siz benim öldüğümü sanıyorsunuz’’ dedi. Diğer yeğenine <ben iyiyim beni merak etmeyin> dedi, başka bir yeğeni onu namaz kılarken giydiği beyaz kıyafetle gördü ve <benim kıyafetim artık bu> demiş. Ablasına zikirlerim eksik demiş, başka bir rüyasında yeşillikler içindeymiş, abla burası çok güzel demiş, bir keresinde boynunda siyah binlik tesbih varmış ” la ilahe illallah” çekiyormuş.

Ablalarından birine yasemine söyle onu çok seviyorum demiş ve elinde yeşil bir telefon varmış, ekranında yeşil renkli Arapça yazılar varmış, demiş bunu yasemine ver sürekli okusun. Ablası Arapça okumayı bilmiyor, sormuş burada ne yazıyor diye. Eşim demiş bu salâten tuncinayı, Yasemin bunu hep okusun, bununla hem dünyasını hem ahiretini kurtaracak. Ablası çok dua bilmez, salatan tuncinayı da ismini bile duymamış daha önce.

Eşim ona bir kaç kez tekrarlatmış unutma abla salâten tuncina diye tekrarlamış. Ablası beni arayıp söyledi, salâten tunci dedi, duayı bildiğim için tuncina olduğunu anladım, tuncina mı dedim o zaman hatırladı. Evet salâten tuncina dedi. O günden beri yaklaşık 3 aydır her gün salâten tuncinayı da günde 100- 50- 30 kez okuyorum. Ben yılmadan ümidimi kaybetmeden her namazda eşimi rüyamda bir kere görüp konuşayım diye dua ettim.

Bir kere şöyle gördüm. Beni arıyor, diyorum sen ölmedin mi, ” ölmedim ölümden döndüm, hani sen bir rüya görmüştün beni atmaca kapıyordu da sen kurtarmıştın, rüyan buna çıktı işte, ölmedim ölümden döndüm ” diyor. Sadece bu kadar, yine onu görmedim, telefonda konuştuk.. Eğer ona olan hasretimi anlatabileceksem size “Yakub hasreti” diyeyim hocam, ciğerimin nasıl yandığını buradan anlayın. 173 gündür göz yaşım dinmedi.

Her gün her namazda Allah’ım beni kocama kavuştursun diye dua ediyorum. Vefatından 19 gün sonra çok ağlayıp ona kavuşmak için çok yalvardığım bir gece rüyamda bana 27 temmuz dediler, arka planda eşim 3 bahar geçsin, dedi. O bunu derken 3 tane çiçekli ağaç dalı gördüm. Anladım ki 27 temmuz 2023 tarihinde vefat edicem.

Rabbime dedim onu görmeme izin vermiyorsun bari senden bazı mesajlar taşıyan rüyalar göreyim. Rabb’im, hayata tutunmak için buna ihtiyacım var. Ne eşimi görüyorum ne de Rabbimden bir mesaj taşıyan rüya. Hiç bir şey görmüyorum ve yaşamak bana çok acı veriyor. Vefattan 5 ay sonra İzmir’e taşındım ve 27 yaşındaki oğlumla yaşamaya başladım. Oğlum çok saygısız, terbiyesiz, Allah’tan korkmaz biri.

Dini inancı çok zayıf, ramazanda bile her gün içki içiyor. İnancımın gereği sadaka vermeme, fitre vermeme engel oluyor. Oğlumla sürekli tartışıyoruz. Ben Allah yoluna giren eşimle dindar bir hayat yaşamayı hayal ederken şimdi inanca saygısı bile olmayan oğlumla cehennem hayatı yaşıyorum. Dün akşam fitre yüzünden oğlumla tartıştık, o çıldırdı cama kafa attı, ben sinir krizi geçirdim evde bulduğum bir kutu uyku hapını alıp odama gittim, ölmek istedim, gerçekten Allah’a gitmek istedim.

Abdest aldım, Rabbimden özür diledim, sana böyle gelmek istemezdim beni bağışla dedim, bütün hapları içtim. Uyudum gözümü hastanede açtım, ağzımdan hortum sokuyorlardı. Midem yıkandı, iki gün yatış verdiler ama imza atıp çıktım. Hayata tutunamıyorum devam edemiyorum. Yaşamak bana zulüm geliyor. Eşimi bir kez rüyamda görüp konuşabilsem, bir teselli olurdu, tutunacak bir şeyim olurdu ama olmadı. Rabbimden bir rüya istedim o da olmadı. Son umudum sizsiniz.

Hocam yalvarıyorum bana birşey söyleyin, eşim ahirette iyi olduğunu yakınlarına bildirdi, onların rüyalarına girdi. Benimle ilgili sorun nedir ki eşim benim rüyama gelemiyor ? Onu bir kez görüp konuşmak için ne yapmam lazım? Buna çok ihtiyacım var. Rabbim de benimle ilgilenmiyor, kendimi zulüm yurduna terk edilmiş hissediyorum. Bana Rabbimden bazı mesajlar alabilmem için zikir verir misiniz. Çok uzun oldu hakkınızı helal edin hocam

-?????

*Hocam bir şey demeyecek misiniz ?

-Çok çok ders alınacak ibretlik bir yazı yazdın, Vuslatcan. Ben uzun süredir hastayım ,açık kalp ameliyatının iyileşmesi uzun sürdü. Yazdığını dikkatle okudum, yeniden okuyacağım, düzenleme yapacağım ve gerekirse birkaç kelime etmeye en çok da dilimin döndüğünce sana dua etmeye çalışacağım, sabret lütfen, izin ver. Şu mübarek günün hürmetine selam üzerimize olsun inşaallah bütün ümmeti muhammed ile birlikte selam ve bereket üzerimize olsun.

*Çok geçmiş olsun hocam, şafi acil şifalar versin.. lütfen beni cevaplamayı unutmayın olur mu?

-Allah seni seninle ihtiyacın kadar eğitmiş sevgili yapmış azizeM … Zorların zoru ile güzelliklerin en güzelli ile AŞK la imtihan etmiş. Sen o aşkı kalbinde yaşadıkça rabbimize yalvarıp yakardıkça günahların sararmış güz yaprakları gibi dökülecek inşaallah. Sabırlı ol. Eğer düzenli zikir çekmek geçmişinden arınmak, geleceğini tamir etmek Allah’a ve sevgili eşine kavuşmak istiyorsan öncelikle o küfür batağındaki oğlunla iyi geçinmeye çalışıp İslam’a kazandırmaya çalışırken aşağıdaki yazıda önerdiğimiz zikirleri tarif ettiğimiz usullerle yap. Zaman içinde gelişmeleri dilediğin zaman bize yaz ..Rabbim yar ve yardımcın olsun. Allaha emanet olasın. Yazının hakkını vermek istesek sayfalar dolusu yazmak gerekirdi. Ancak ne yazanın ne okurun dermanı o kadar çok değil bu zamanda. Selam es selame

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.