Bir Daha Bu Kadar Gecikme

Selam es selame canım hocam  ramazan Ay’ımızın son Cumasının helalından, hayrı bereketi, tüm güzelliği üzerinize, üzerimize olsun, inşallah amin. Eltim az evvel bir yazı atmış, okudum sonra namaza başladım. Başlar başlamaz yukarıdan siz masanızda oturuyorsunuz, bana dediniz ki ‘’bir daha bu kadar gecikme.’’

‘’Telefonum da operatör sorunu vardı, onunla oyalanmıştım. Bir daha olmaz, özür dilerim’’ dedim. Resim gibi görüntünüz devam ediyordu, çalışma masanızda sağ eliniz sağ yanağınızda izliyordunuz. Sonra yazıyı size iletmem gerektiğini söylediniz. İletiyorum inşallah

*(Eûzû̈ Billahiminişşeytanirracim. Bismillahirrahmanirrahim. Eşhedü enla ilahe illallah ve Eşhedü enne Muhammeden abduhu ve Rasûluhu. Selamün Aleykum. Bayadır yazmıyorum, bir gelişme olmamıştı. Hatta muayyen günümden dolayı, yine düşüşe geçmiştim, abdestli olmaya özen gösterdim bu sefer ama, ilk iki günü̈ oruç tutmayım çok halsiz kalıyorum diye düşünürken, sabah namazını bile kaçırdım bir kaç gün.

Dağıldım, yeniden toparlanmaya geçtim, çok şükür. Sana yazmadığımı düşünürken, dün gece rüyamda seni gördüm. Çok hatırlamıyorum ama güzel bir rüya değildi, kızgındın bana. Öncesinde de rüyalar gördüm ama, sabah uyandığımda unutturuldu hep. Az önce bir şey oldu aslında hala emin olamıyorum kendimden. Yaşadıklarımı, düşündüklerimi yada olanları ben mi uyduruyorum diye.

Vitir namazımı kılmak için bir aceleyle abdest aldım geldim. Kılıp zikrime başladım. Bir süre sonra gözümü kapattığımda etrafımda bir çok görevli melek olduğunu hissettim. Kimisi oturuyordu sağımda ve solumda, görmedim ama hissettim açıklanır bir şey mi onu da bilmiyorum; meleklerin bazıları da ayaktaydı.

Onlara ‘’içimden oturun lütfen’’ dedim istemsizce. Devam ederken zikrime, kalbime bir heyecan geldi, vücudum hafifledi ve beynime kadar elektiriklenme oldu. Hoş bir duygu bi haz gibi oldu bütün vücudum. Sonra içimden sürekli ‘’ben hazırım, Allah’ım! kendimi sana teslim ediyorum, beni temizle’’ dedim. Gözlerim hala kapalıydı. ‘’Bütün karanlıklarımı aydınlığa cevir’’ dedim.

Bağdaş̧ kuruyordum, oturuşumu düzelttim, sol ayağımın üstünde oturuşa geçtim ve yine hareketsiz kaldım. Boynum geriye gitmeye başladı yavaş yavaş. O kadar geriye gitti ki, sadece boynum ama başım enseme baskı yaptı. Bastırıldı, bastırıldı, çok acıdı. Bir ara yukarıya baktım, başım dümdüz bir şekildeydi, yukarıya doğru. Çene kaslarım acıdı gerilmekten.

Tekrar yavaş yavaş öne doğru düzeldim. Başladığımdan beri enseme iğne batma hissi olduğunu söylemiştim daha önce de. O kısma baskı oldu hep. Ne kadar sürdü bilmiyorum. Bana çok az gibi geldi ama zikri bitirdiğimde bir buçuk saat geçmiş. O kadar hafif hissettim bitince.

Rabbim doğrusunu bilir, Yanlış söylemekten Rabbime sığınırım. selam es selame.) BU kadar hocam gönderilen yazı. Az önce siteye girdim, güncel paylaşılan yazı var mı diye baktım. Son yazıda bu sözü (Beynin kendi kendine bir şey kuramaz, uyduramaz demişsiniz, bir arkadaşa) okudum. cevap geldi gibi yine bana.

-Maşaallah barikallah..Keşiflerin zülfikarların imanlarını tahkiki imana yakınlaştırır inşaallah.. Elhamdülillah….. rabbimiz her birimizi hat safhada rızıklandırmaktadır. Her can gayreti kadar mesafe katediyor . Herkesle birlikte kutlanan kadir geceniz de kutlu olsun. İslami kayıtların ekserisinde ittifakla kabul edilen ramazanın 27. gecesinin kadir gecesi olduğu yazılıdır. BU nedenle diyanet bu geceyi resmi kadir gecesi olarak kaydeder. Ancak biz biliyoruz ki 19. gece kadir gecesidir. Bize İmam muhammedin keşfi ile 19. gece olarak bildirildi. Kabul ettik kutladık gereğini yerine getirdik şükür. Resmi olanını neden kutluyoruz. Ulul emre uymak için. Toplumdan cemaatten kopmamak için. vesselam selam es selame