Meleklere Emir Vermek

O an meleklere ‘’Secde edin’’ diyordunuz.

Selam es selame canım hocam, hayırlı seherler. Beldenizde yaşanılan deprem için geçmiş olsun canım hocam. Rabbim bütün yaratılmış kullarını korusun, muhafaza eylesin amin. Amin. Amin. Okuldan eve geldikten sonra yatsı namazımı kıldım. Sağ boşluğumda ağrım vardı, sürekli la havle vela kuvvete duamızı okudum. Uyumuşum. Bir zaman sonra uyandırıldım vitr namazımı kıldım elhamdulillah. Bedenim ağrıyor ama ruhum çok ferahtı elhamdulillah. Rabbim razı olsun sizden, dualarınıza çokça aminler olsun.

Sonra teheccüd namazımı kılıyordum, O an Kâbe’nin yerinde yine sizi görüyorum. Bir sürü, yüzlerce binlerce melek size secde ediyor. Siz de emir veriyordunuz. O sıra yanınızda kendimi görüyorum, meleklere tebessüm ederek bakıyordum. O an meleklere ‘’Secde edin’’ diyordunuz.

Az önceye kadar dualar okutuluyordu ne ilham gelirse kalbime. Ve siz, bu yaşadıklarını yazmalısın diyordunuz.

-Maşaallah barikallah keşiflerine AzizeM. Depremin merkez üssü, Ilgın ilçesine 50 km kadar uzakta Tuzlukçu ilçesinin Mevlütlü kasabası…Saat 00 38 de 4 şiddetinde olmuş. AFAD tarafından yapılan açıklamadan öğrendik

-Yaşadığın keşifler Kur’an’ı Kerim’in bildirdiği gerçeklerle uyumlu, farkında mısınız. Adem’e secde edin emri demek, Adem’in Halifetullah olmasına delildir, ademin sözleri benim sözlerimdir demiş oluyor rabbimiz….

*Sizin paylaşımınızı görünce ben de baktım hemen, Rabbim korusun esirgesin inşallah. Evet canım hocam işittim, iman ettim, görülenden ayrı hissedilenlerde var. Meleklerin başlarının hepsi secdede idi ve hepsi insandı ve bembeyazdı kıyafetleri.

-Yani insanın ağzından çıkan her sözün meleklerce emir kabul edilmesi, yerine getirilmesi demektir. Öyle olunca kişi her söz ve davranışından sorumlu tutulacaktır. Meleklere verilen emirler ise esas itibariyle insan zihinlerinedir. Çünkü melekler insanın sıfatlarıdır. İnsanın her bir hücresi ve hücre içindeki her bir canlı alt birim ile iyi kötü bakteriler ile mikroplar ve virüsler birer melek mesabesindedir. Her biri en küçük olarak en büyüğü temsil etmektedir. Tam bilinç ile zikir halindedirler. Ne için yaratıldılarsa o işi harfiyen eksiksiz yerine getirmektedirler. Fizik yasalar da ilahi yasalar gibidir.

Pandemi başladığında korona virüsünün İmam muhammed ile olan diyaloğunu hatırlamanızı tavsiye ederim. Unutanlar yazı henüz sitededir yeniden okuyabilirler. Beşeri akıl (akl-ı maaş) kabul etmekte zorlanacağı için kuran doğrudan iman etmeyi telkin etti. İkinci surenin ilk altı ayetini dikkatli okumak gerek. Yetersiz aklı bir kenara şimdilik kaydıyla bırakın ve iman edin der o altı ayet…                                         Bilinmeyene, görünmeyene, gayb a yani beş duyu ile algılanamayanlara iman etmeye davet eder insanı.

*Elhamdulillah söylediğiniz gibi elhamdulillah, hocam secde eden melekler emir için teslim olmuştular. Yani Allah korkusu taşıyordu duruşları, saygı, korku hissedilen şeylerdi.

-Yani hakikatte her söz tek bir beyin gibi olan evrensel bilinç tarafından üretilip yayınlanır ve her birey o sözden etkilenir, bilinç altı olarak harekete geçer. Zat evliyası bütün sıfatullah ile tevhit halindedir. Zatullah tarafından ifade edilen her söz ve davranışı sıfatullah ’ın melekiyetince taklit edilir. Yani sıfatullah ister istemez secde halindedir. Küll iradenin etkisinde olduğu, kaderin gereğini yaptığı halde kendi iradesiyle yaptığı zannıyla içinden geleni, kendine emredileni, nasibine düşeni ifa eder. Anlık konumları nedeniyle, kimi celaline kimi cemaline itaat halindedir. Hüküm her hâlükârda Allah’ındır. Kader kademeli olarak, her zerrede ve küll de mutlak hüküm sürer.

*Yani Sizin bizlere yansımanız gibi, çünkü siz gibi hissetmemiz bize gelen düşünceler dualar, sizden bize gelenler elhamdulillah. Hocam alperen annemizim keşiflerini yayınladığınızda siz kendinizden kendinize almış / vermiş oluyorsunuz değil mi, Rabbim nasıl da güzellikler veriyor akıllara sığmaz.

-Amentü olarak bildiğimiz imanın şartları mutlak doğrudur. Her tedbir kaderin içindedir. Bu bakımdan dua etmeye izin verildiyse kabul görecek demektir. Kaderi ancak sadaka ve dua önler denilmesi bundandır. Kalp konuşmadan dil söylemez. Kalp ise Allah’ın mekanıdır. ‘’Hiç bir yere sığmam, mümin kalbinden başka’’ buyurulması bu sebepledir. Allah nasıl her zerrede mevcut ise, zamanın imamı da aynıdır, ilmen nur birdir. Sen / ben olursun, keşiflerde yaşadığın gibi. Bu her an ilmen tevhit halinde olduğumuz anlamına gelir. <Fenafişşeyh olan müritler liderine halife oldu> denir.

*Elhamdulillah ya şekür, Söyleyene değil söyletene bak, bunu çokça yaşadım elhamdulillah. İnsanın kendi aklında yokken bi anda bir şey için dua ettirilmesi, canım hocam zaten keşiflerde sürekli yazdığımız delildir bunlara yazdıklarınıza. O yüzden yazmıştım kendimden bir şey yok hep sizin eseriniz elhamdulillah. Ve kendimden geçip içime yöneldiğimde, siz vardınız orada. İşittim iman ettim Bizden de beşeri bakımdan birşey yok, herşey Allah’tan. Sistem böyle. Kimse Allah’ın haşa dışında değil. Şah damarından bile yakınında, herkese.

*Evet, akıllar almaz, ama böyle İstemiş, böyle devam ediyor.

-Bir öğrencim sürekli kalbimdesiniz. Hafif gaflet etsem, tak tak cama vuruyor gibi vuruyor, duyuruyor, uyarıyor ne yapıyorsam ne soruyorsam söylüyorsunuz, diyordu. Hakikati söze dökmek çok kolay değil. Söyleyen kadar algılayanın da ufku açık olmalı. Verdiğiniz karşındakinin kendi kabının hacmi kadardır. Hidayet Allah’tan, gayret bizden. ‘’Sefer bizden, zafer Allah’tan’’ dediler, cümle sadıklar.

*Evet hocam ancak Rabbim dilerse algılatabilir, hiç bir şeyi o izin vermezse bilemeyiz, anlayamayız.

-Zaman zor zaman. Allah yar ve yardımcımız olsun. Zaferler nasip etsin inşallah.

*Amin. Amin. Amin.

-Dalaletten hidayete seferdeyiz inşaallah, başaracağız. Allah’ın vaadi gerçekleşecek. O vaadinden dönmez. Dalalette onun sıfatlarının zuhurudur, hidayet te öyledir. O ne dilerse sevgiyle, rıza ile aşk ile veya cebr ile olur, bir adı cebbardır.

*İnşallah rabbim, o’na güveniriz, o’na inanırız, o’na teslimiz.

-Dünya sessiz sedasız yıkım ve inşa halinde. Görene herşey aleni demiş şeyh, köre ne bundan demiş derviş. Nasip ne ola ki ? Selam es selame

*Selam es selame gülüm hocam

*Selam es selame canım hocam. Hayırlı cumalar  Hocam gece alperen annemin yazısını okuyordum ‘ve o iki cihan güneşi’ başlıklı olan. Tam ortalarında hem yazınızı okuyorum hem de keşif, görüntü açıldı. Siz sanıkların yargılandığı yerin tavanına halat bağladınız, Fetullah gülen o an taburenin üzerine çıkarıldı, halatı boynuna geçirdiniz ve onu astınız. Bu görüntü saniyelerce devam etti. Onun asılışını izledim. Sizin bunu yaparken ki duruşunuz tavrınız, hepsi o kadar gerçekti ki. Elhamdulillah, rabbenâ lekel hamd, canım hocam Çok şükür okuduğum yazılara tekrar baktırıyor Rabbim. Bir saat önce baktım, okumadığım bir yazı var. Yeni zikir ve keşif başlıklı, çok şükür elhamdulillah onu da okudum, Rabbime hamd olsun. Sizi seviyorum, alperen annemi seviyorum, rabbim razı olsun sizden ve kendisinden selam es selame

Yeni zikir ve fetih suresi başlıklı olacak, özür dilerim Hocam bir de dün namazıma başlamıştım, 3 veya 4 kez bu efal yaptırıldı, önce alnıma sağ omzuma sol omzuma ve karnıma olan efal, daha sonra kuzu karnıma girdi. Kıyamdayken kuzu boynuma sarılmış bana bakıyor, çok değişikti. Yani iman tahtamın olduğu yerde idi kuzu.

-Selam es selame AzizeM.

*Aleyküm selam

-Hayırlı cumalar olsun. Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun, bu gün 29 ekim biliyorsun. Ülkemiz, devletimiz ilelebet baki olsun, inşaallah

*Amin canım hocam Kutlu olsun inşallah Amin. Amin. Amin. İnşaAllah

-Hamileliğin ile şu andaki zikirimiz arasında bir bağlantı var sanırım.

*O an’ı hatırlayıp yazmak istiyorum, efal yaptırıldı. Tam secdeye gideceğimde, kuzu önümde duruyordu ve atlayıp karnıma girdi.

-Kuzu bazı büyük beklentilerin zahire çıkması yakındır anlamına mı geliyor acaba.

*Ne diyeceğimi bilemiyorum canım hocam, rabbimiz neylerse güzel eyler. Her şeyi yazmaktan korkarım.

-Her kerameti yayınlamaktan da ben korkuyorum.

*Haklısınız

-İnanmakta zorlananlar oldu geçmişte. Elde ettikleri makamlardan düştüler.

*Rabbimin izin verdiklerini yazarım. O neylerse güzel eyler