geçmişe gittim,yüzlerce kere

DeLi_PeRi

Tarih:05 Şubat 2014 Çarşamba 20:26:51

Allah’ın selamı üzerinize olsun. Hocam ben Mevlana, Şems. Ateşbazı, Konevi Hz. ziyarete gittiğim zaman, dua ederken durmadan sallanıyorum. Namaz kılarken de oluyor bu durum; nedendir merak ediyorum. Birde şöyle bir durum oldu… Tabii bu ilkiydi. Çöldeyim, bir camii ki ben böyle bir yapıt görmedim, büyük beyaz. Hayretle bakıyorum, içim gidiyor, o derece muhteşem. Sonra birden camiinin dışında, çölde bir rahle ve imam Hüseyin Hz. kuran okuyor. Başımı kapatıp oturuyorum dizinin dibine. Ablamla sevdiği adamda oturuyor. Yanına benimde doktorum var yanımda. Böyle başladı, rüyalarım.

Sonra birgün gözüm kapalı salavat getiriyorum. Birden dağ mı desem çöl mü yüksek bi yerde bilmiyorum Hz. Bilal Habeşî ezan okuyor. Şu an bile titredim. İnanın adını anınca sırtıma kar yağdı sanki.) arkasından ayak sesleri ve Bilali Habeşî. İzledim ezanı, bitene kadar. Ayaklarında terliklerle bir kaç kişi bana doğru geliyor. Hani hacıların kıyafetleri gibi demek tam olur herhâlde. Yaklaştı ve ben istem dışı eğilip eteklerini tutmaya çalışıyorum ama nasıl bir saygı hissi bu anlatamam. Başımı eğdim. Asa vardı ellerinde, sanırsam değnek demek daha doğru. Ağlamaya başladım. Başıma elini koydu ama başımı kaldıramıyorum saygıdan. Eli başımda ben ağlıyorum. Sen beni şefaatine mi layık gördün. Ben çok günahkârım ama dedim, açtım gözlerimi ama o sevgisini merhametini o kadar derin duydum ki. Sonra Hz. Yusuf… Ben görmedim böyle bir güzellik; tarifi yok. Hep darda kalınca geldi. Allah razı olsun Allah’ın selamı üzerlerine olsun.

Daha sonra ise evde oturuyorum. Namaz kıldım geldim. 11 ihlas bir Elham okuyorum. bagışlıcam TV izliycem. Birden gözlerime ağırlık çöktü tv arkasındaki duvardan Hz. Süleyman atın üstünde duvardan çıktı; aldı beni atın üzerine ben hem onunlayım hem evdeyim. Sanki evdekileri duyuyorum ama bir gece ilerliyoruz atın üstünde, bir gündüz oluyor, bir gece bir gündüz. Derken attan indim sanki birileri beni sağımdan ve sol kolaltımdan tutup yukarı çıkarıyorlar… Gene bir gece bir gündüz ama ben artık dayanamıyorum, nefesim kesiliyor. Nerdeyse nefes alamıyorum. İndirin beni diyorum, çok yoruldum. Halim kalmadı diyorum… Kollarım havada sanki asılı çok canım yanıyor. Kız kardeşim fark etti ve zar zor geldim bu tarafa.

Sonra bir gün gene beni aldılar, yukarı doğru karanlık, kırmızı alevlerle açılıyor o kadar yüksekteyim ama o duman nasıl bir duman, arasından ateşler, lavlar çıkıyor. Cehennem her halde, allah korusun dedim. Sonra yeşilin her tonu nehirler, ağaçlar… Hiç görmedim böyle yeşil tonları. Sonra bu dünyada böyle bir şehir yok; tertemiz beyaz camiiler, değişik, hiç görmediğim ev desem değil, saray desem değil anlatamıyorum. İşte yaşanır dedikleri mağaralar, önlerinde muhterem zatlar… Sonra geri indim. Sonra gözlerim açıldı.

Şems Hz. hep geliyordu. Öyle içten gülüyor ki hoş geldin dostum dedim. Geylani Hz. hep geliyordu, açıkça görüp konuşuyordum. Sahabeler de öyle, nasıl insanlarmış ben böle güzellik görmedim, bu dünyada böyle yok. Hocam nedir bunlar anlatmakla bitmez. Cevap bekliyorum. Selem ve dua ile

-Selam üzerinize olsun sevgili PeRi.

Maşaallah güzel keşifler yaşıyorsunuz. Allah mübarek etsin. Gördüklerinizi sizi yakından tanıyanlara anlatmayın, nazar değer, kalp gözünüz, allah korusun kapanabilir. Namazlarınızı düzenli kılar, cemal esma ve anlamı güzel ayetleri okumayı sürdürürseniz daha ileri derecede keşiflere muhatap olursunuz inşaallah.

Hem zamanda ve hem mekânda yolculuk yaptığınız anlaşılıyor. Şimdilik geçmişe ve yükseklere gittiğinizi anlıyoruz. İnşaallah kendinizi, sırları koruyabilirsiniz geleceğe de gidebilir,insanlığa müjde nitelikli haberler getirebilirsiniz. İnşaallah yeniden bize yazdığınızda kendinizden biraz bahsedersiniz. Belki Allah’a yolculuğunuzda yardımımız dokunabilir. Selam es selame