Bedrin Aslanları İle Buluştum

27.12.2021
229
Bedrin Aslanları İle Buluştum

Bedrin Aslanları İle Buluştum

Ellerini eteklerini öptüm, sarıldık
*Selam es selame hocam.
Bir zafer daha kazandık MaşaAllah!
Başardım hocam vallahi başardım!
Dün geceki keşif, keşiften öte savaşın habercisiydi. Evvela rabbim bana seslendi.
-“hocandan helallığını aldın, öğütleri kalbine işledin, doğru yoldan ayrılmadın, senden memnunum” dedi. Sonra bir sürü benim gibi hazır asker olan bir müfrezeye gönderildim. Cephanelik gibi bir yerin önündeydik.
İçerideki silahlar ilkeldi. Mızraklar, kılıçlar, oklar vs. Sırası gelen bir silah alıyordu eline. Gözden kayboluyordu sonra. Sıra bana geldi.
Tüm silahları tek tek gezdim. Beğenmedim, almadım hiçbirini yanıma. Oradaki tüm insanlar zikir ehliymiş, hepsi askermiş. Bizim Zülfikâr kardeşlerimizden de vardı içlerinde. Hissediyordum ama yüzlerini seçemedim.
Mescidi Aksa ya gönderildim sonra. Benim vazife yerim orasıydı. Alt katlara doğru indim. Bir sürü tünel vardı. Girdim ilerledim.
Siyonistlerin mescidi Aksan’ın altını kazdıkları doğru hocam. Gözlerimle gördüm.
Daha derinlere indim. Bu gözler para için imanını satan Filistinli insanları gördü, hocam. Siyonistler için, para için amelelik yapıyorlardı tünellerde.
-“yazıklar olsun!” Dedim.
Sonra görünmez yapıldım. Devam ettim yoluma. Dünkü gördüğüm siyah elbiseliler ordaydı. Ama içlerinden biri başlarıydı, belliydi. Giyimlerinde sadece gözleri açık, gerisi hep siyahtı. Hz. Süleyman mabedini arıyorlardı ve ahit sandığını. Konuştuklarını anlıyordum, İbranice bilmediğim halde anlıyordum.
Sonra bu siyah giysili, küffarların lideri tünel duvarına İbranice “zafer bizim” yazdı. Silahım yoktu, müdahale edemiyordum. Sonra aklıma Ayetel kürsi okumak geldi. Hocam okudum. Sonra parmağımla onun yazdığı yazının altına Arapça olarak ” la galibe illallah” yazdım. Ben görünmezdim ama yazdığım yazı göründü…O an siyah giysililerin lideri kendini feryat figan yere attı.
Tırnaklarıyla yüzünü yoldu. Nasıl bağırıyor görmeliydiniz. Feryatları nasıl inliyordu. Orda çalışanlar, kendini satanlar da ölüverdi. Ama bu siyah giysililer ölmedi. Kendilerini yerden yere atmaya devam ediyorlardı.
Sonra Hz Süleyman mabedi ve ahit sandığının yeri gösterildi.
Bunların çabaları boşa. Bulamazlar orda değil… Bulan kişi elini bile süremez. Korunuyor, hocam.
Sonra bu siyah giysililerin yüzlerine tükürdüm. Acıdan kıvranıyorlardı.
 
Ordan alındım, bedir savaşına, zafer anına gönderildim. Hocam sahabeleri, halifelerimizi, o mübarek ashabın hepsini gördüm. Bedir’in aslanlarıyla tanıştım. Eteklerinden öptüm, sarıldım.
Rasulullah’a nasıl saygı, önem, değer verdiklerini gördüm. Hepsi ay gibi parlıyordu. Söylendiği gibiydi, onların inancını gördüm. Onlar gibi inandım rabbime, resulümüze.
Sonra ordan da alındım. Hicrete anına götürüldüm. Peygamberimizi karşılamayı bekleyen kalabalığa bırakıldım. Uzaktan gördüklerinde söyledikleri “taleal bedru aleynâ” ilahisini söyledik hep beraber, coşkuyla. Hep beraber karşıladık peygamberimizi…hep beraber coşkuyla, sevinçle. Ay doğmuştu üzerimize. Güllerin efendisi ordaydı.
Ben neler gördüm hocam, hala sevinçliyim, kalbimden sevinç gitmiyor.
Sonra keşif sonlandı.
Çok yorgunluk verildi, ancak yazıyorum size. Asla şikayet etmem. Hamd ederim sadece. Razıyım bu yorgunluğa, razıyım rabbimden gelen her şeye. Razıyım rabbim, her verdiğin vazifeye. Amin.
Sizin dualarınız ışıktır yolumuza hocam. Dualarınızı eksik etmeyin üzerimizden. Hürmet saygı ve edep ile ellerinizden öperim. Talebeniz ilhan.
Selam es selame.
*Hocam selam es selame.
Şimdi de bir yeni keşif yaşadım, hemen bildiriyorum.
Zikirlerime devam ederken karanlık bir odaya gönderildim.
7 siyah giyimli, yüzleri tamamen siyah tül ile kaplı, yuvarlak bi toplantı masası vardı. Yine beni görmüyorlardı.
Masanın tam ortasında, üzerinde anlamını bilmediğim yazılar olan, siyah deri kapaklı bir kitap vardı.
Bu 7 kişi ayağa kalktı. Hepsi tek ellerini bu kitabın üzerine koydu; hep bir ağızdan:
-“intikamımızı alacağız, karanlıkların ve kötülüklerin efendisine And olsun, intikamımızı alacağız” dediler.
O sırada bu 7 kişi beni görmüyordu ama bana bir ürperti geldi, içim titredi. Gözlerimi açmaya çalıştım açamadım. Bir şeyin beni izlediğini fark ettim. Ve yemin edebilirim ki bu insan değildi.
Kalbime o an Ayetel kürsi okumam emrolundu, okudum ve rabbime sığındım.
Bembeyaz nurlar içinde o koca, büyük heybetiyle Seyyid Kendiyas Hz.leri geldi hocam. O karanlık varlığı, kılıcıyla kafasını kesmek suretiyle öldürdü.
Ve Mübarek bana dönerek: “Ayetel kürsi okuyalım beraber” dedi. Okumaya başladık. Zelzele olmaya başladı. Ayakta olan 7 kişi sağa sola tutundular ve masa ortadan ikiye ayrıldı, kitap yere düştü. Seyyid Kendiyas Hz. leri beni ordan aldı götürdü. Ve dedi ki:
-“Artık durmayacaklar. Seni izleyen o varlık gibi, pisliklerini peşinize takmaya başlayacaklar. Bugün onlara zarar verenin sen olduğunu biliyorlar. Korkmayın. Bol bol Ayetel kürsi okuyun. Hocana ve kardeşlerine ilet. Ülkenizde aynı zamanda doğu bölgesinde sizin gibi mücadele eden yarenler var. Şimdi onların yanına gidiyorum.” Dedi. Ve gitti.
Keşif sonlandı. Gözlerimi açabildim. Ürperti devam ediyor. Korkmuyorum. Rabbime sığındım. Okuyabildiğim kadar Ayetel kürsi okuyacağım hocam. Sizin için, kardeşlerim için be bu mücadelede var olan herkes için. Ellerinizden öpüyorum.
Selam es selame.
– Selam es selame Aziz kardeşim İlhancan. MaşaAllah, barikallah keşiflerine. Hamd ve şükürler olsun Alemlerin rabbi Allah’a. Selam efendimize, ailesine ve sevgili ashabı ile Ayetel kürsinin hüddamı Seyyid Kendiyas ile Hızır as. ve hiyerarşinin bütün meleklerine ve cümle inananlara olsun. Elhamdülillah. Elhamdülillah. Elhamdülillah. … Sevgili zülfikârlar sağ devirlerimize, dört el efallerimize ve Ayetel Kürsinin zikrine özen gösterin lütfen. Allaha yar ve yardımcımız olsun. Alemlerin rabbine emanetimsiniz.. Selam ve zafer ümmeti muhammedin ve Türk milletimin üzerine olsun inşaallah. selam es selame
YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.