Aşk İmamdır Bize

04.12.2021
241
Aşk İmamdır Bize

Aşk İmamdır Bize

O yıldız da ben de vardım
*Selam es selame Es selam selame.
Ey dinin Güneşi canpirim;
Perşembe günü bir farklı başlamıştı, içimde tatlı bir heyecan vardı.
Peygamber Efendimiz gibi pazartesi ve perşembe günleri oruç tutmaya özen gösteriyordum ve yine perşembe günü oruçluydum. Hamdolsun.
Öğle namazımı eda ederken secde de bir görüntü açıldı. Bana verilen beyaz parlak ve büyük yıldız secde de durmuş pırıl pırıl parlıyordu. Birden bu yıldızın beş kolundan birini çıkardılar ve beni başımdan ayağıma kadar ve ayağımdan da tekrar başıma kadar içinden geçirdiler. Sonra çıkartılan o 5.kolu tekrar yıldızdan çıkardıkları yere taktılar.
Akşam namazımı eda edip sağ devrimi ve dört el efalimi hastanede yaparak eve gitmek üzere yola çıktım, otobüsse bindim. Kulaklığımı taktım şiir dinliyordum. Bir müddet sonra kalbim şiir okumaya başladı.
Kalbimin okuduğu şiir şuydu:
Yerde onu Muhammed bilirler
Ama gökte ki adı Ahmed ‘dir Onun
Nerdesin Ey Ahmed, Nerdesin
Gönlümün en güvenli sığınağı
Ruhumun ebedi dayanağı
Varlığımın şifası, ömrümün en naif edası
Haberdar mısın? seni beklediğimden
Haberdar mısın? Seni özlediğimden
Peki bilir misin?
Kapalı bu gönül herkese
Bir tek sana açılacak usulca
Senden başka adı nakşolmayacak oraya
Senden başka kimsenin adı nakşolmayacak oraya
Sevmeyecek bu gönül senden başkasını doya doya
Ah Ahmed
İçimin en ıssız ahı
En amansız sukutusun sen
Hayal gibisin
Hem uzak hem çok yakınımsın
Gönlümde aşikar, ömrümde muammasın
Gel Ey Ahmed
Vakur duruşlu Ahmed
Gönlü naif Ahmed
Sevgisi Çağlayan Ahmed
Günler geçiyor sessiz sedasız,
Gel Ey Ahmed gel artık…
Kalbim bu sözleri söyledikçe aklım kuş olup uçtu, gözlerim doldu, bir noktaya gözlerim sabitlendi, nefesim kesilmişti, sanki öylece hareketsiz kalakalmıştım. Allah Resul’ünün aşkından birdenbire bedenim titremeye başladı.
Kalbim ilanı aşk yapıyordu; alemlerin rahmet elçisine ve Alemlerin Rabbine.
Derken ilahi sarhoşluktan dolayı yok olduğumu hissettim. Otobüsteki insanlar da yoktu artık. Varlık hiçliğe karışmıştı. Koca evren bomboştu sanki. Bir tek Cenâb-ı Hak ve Allah Resulü kalmıştı. Sadece onlar vardı. Yaşayan onlardı. Gönlümden peygamber efendimiz konuşuyordu. Cenâb- ı Hak’la birbirlerine en tatlı aşk cümlelerini söylüyorlardı.
O anda idrak ettim ki;
Ağaçta, çiçekte, kuşta sen varsın.
İlkbaharda, yazda, kışta sen varsın.
Yediğim ekmekte, aşta sen varsın.
Senden gayrı âlemde var olan yok.
Senden gayrı gönlüme yar olan yok.”
Sonra kendime geldim ve dedim ki
“Daha uzatma ayrılığı, yeter.
Ayrılıktan doğuyor bunca keder.
Kul, kuldan af dilese bile, affeder.
Bu kulun günahını affet Allah’ım.”
Öyle bir hale geldim ki insanların gözlerinin ardından bakanın Cenâb -ı Hak olduğunu idrak ettim. Onların yüzlerinde ki tebessümü de Rabbimin bana tebessümü olarak algıladım. Allah’la arama kimseyi koyamam diyenlere:
‘’Sen Allah ‘ı buldun da ben arana mı girdim? İğne batırsan Allah’a değer dağ taş her yer Allah’tır denilmez mi?’’
İlahi bir sarhoşlukla kendimden geçmişken, iradem dışında ani bir hareketle otobüsten indim. Bir nefes alıp başımı kaldırdım, baktım ki eve varmadan yarı yolda inmişim.
Anladım ki ben Rabbimden kopmak istemiyorum, Rabbim de benden. Eve doğru yürümeye başladım. Yol boyunca o ilahi aşk hali devam etti.
Öyle vecde geldim ki;
‘’Ey Güzeller güzeli rahmet elçisi
Ey gönlümün sevgilisi
Ahmed’im gel gel gel artık’’ dedim ve iradem dışında başımı kaldırarak gökyüzünde ki en parlak yıldıza baktım. Bakışımla o yıldızın kayarak bana doğru, Usulca geldiğini hayretle izledim. Bulunduğum yerin tam karşında havada durdu. O kadar parlıyordu ki nuruyla etrafı aydınlatıyordu.
Ben hayretler içerisindeyken bir süre birbirimizle bakıştık. İçimi derin bir sevinç kapladı. Neşeyle doldum ve yıldıza gülümsedim. Ve yıldız usulca gözden kayboldu.
Bu olaydan sonra yoluma devam ettim ve nihayet evime vardım. Eve adımı atınca o ilahi sarhoşluk hali geçti, kendime geldim. Gitti vahdet geldi kesret.
Gece namazımı kıldıktan sonra zikrimi yaparken yine aşkla dedim ki kalben,
‘’Gel Ey Ahmed ! gel’’ diye çağrıda bulundum.
O anda peygamber efendimiz (S.A.V) Kalben benimle konuştu.
Ve dedi ki;
Özgül çağrına geldim ben
Akşam vaktinde gördüğün gökyüzünden kayarak gelen en parlak yıldız bendim.
Sen beni gördün, yanımda kendini de gördün
O zaman ben de hatırlayarak dedim ki
Evet gelen sendin, gördüm Ya Resulullah
Yanında ben de vardım
O yıldız da ben de vardım
Yanındaydım, seninle vuslata ermiştim
ilahi sarhoşluktan dolayı unuttum Ya Habibullah
Dedim. Peygamber Efendimiz(S.A.V) o an’da ne gördüğümü anımsattı canpirim.
Cuma günü Zühre vaktinde şükür namazımı eda ederken secde de o büyük kocaman içi yeşil nurlarla dolu göz secde de duruyordu ben secdeye eğilince büyüdü büyüdü bedenimi içine aldı. Birden kendimi hafif aralanmış, beyaz nur sızan bir kapının önünde buldum.
Dedim ki kendime acaba bu kapının ardında ne var?
Merakla kapıyı iterek açtım. İçerisi bembeyaz, çok parlak nurlarla doluydu. İçeriye doğru yürümeye başladım. İlerledim ve bir perdenin yanına geldim.
Kendimde dedim ki
Acaba bu perdenin arkasında ne var?
Usulca perdeyi araladım ve gördüm ki çok parlak yemyeşil nur her taraf. Gözlerim kamaştı. Yeşil nurun daha önce bu kadar parlağını hiç görmemiştim. Perdeyi usulca geri kapattım ve tekrar usulca açtım ve perdeden geçip o yemyeşil nurun içine girdim. Yürümeye başladım ve dedim ki burası neresi böyle?
Kalbim cevap verdi: ‘’Burası Makamı Mahmud’’
O her yeri ihata eden yeşil nurun içindeydim artık. Nihayet adı yerde Muhammed göklerde Ahmed olana kavuştum artık ❤️Elhamdülillah. Ya Şekûr. Rabbena lekel hamd.
‘’Daim eyle,
E ya halıkı ya seyyidi,
Şükrümüzü,
Ezeli aşkımızı fikreyledin şükür,
Ebedi adımızı zikreyledin şükür..’’
“Aşk imamdır bize” Özgül Atasay.
10:50
-Maşaallah barikallah. Elhamdülillah, elhamdülillah, elhamdülillah.
‘’Daim eyle,
E ya halıkı ya seyyidi,
Şükrümüzü,
Ezeli aşkımızı fikreyledin şükür,
Ebedi adımızı zikreyledin şükür..’’
“Aşk imamdır bize”
YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.