Hüsn-i Zan Kulluğun Güzelliğindendir!
Hüsn-i Zan Kulluğun Güzelliğindendir!
Peygamber Efendimiz (sav), bir keresinde Mâlik bin Dühşum isimli bir şahıs aleyhinde konuşan bir grup ashâbına şu tepkide bulunmuştur:
“-Bu adam Allah’tan başka ilah olmadığına, benim Allah’ın Resûlü olduğuma şahâdet etmiyor mu?”
Onlar:
“-O, bunu kalbinde olmadığı halde söylüyor” dediler.
Rasûlullah (sav) ise:
“-Allah’tan başka ilah olmadığına, benim peygamber olduğuma şehâdet eden hiçbir kimse cehennem ateşine girmez” buyurmuş, (Müslim, Îmân, 54) böylece imân ettiğini söyleyen kimselerin gönül dünyaları hakkında ön yargılı davranarak sû-i zan beslemenin uygun olmadığını belirtmiştir. (Efendimizden Ahlâk Ölçüleri, Erkam Yay.)
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim“Ey imân edenler, zannın bir çoğundan kaçının, çünkü zannın bir kısmı günahtır…” (Hucurât, 12)
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
“Hüsn-i zan, ibadetin (kulluğun) güzelliğindendir.” (Ebû Dâvud, Edeb, 28; Ahmed b. Hanbel, II, 297, 304)
el-Berr: Bütün iyilik ve güzelliklerin sahibi, kullarına karşı bağışı ve ihsanı çok olan, iyiliğin, vefanın, güzelliğin ve ihsanın tek kaynağı demektir.
hüsn-i zan ne demektir : Bir kimsenin veya bir hâdisenin iyiliği hakkındaki vicdâni ve iyi kanaat. İyi fikirde bulunup, iyi olacağını düşünmek.
sû-i zan ne demektir : Kötü zanna sahib olma, başkasının hareketini kötü zannetme.